Yuri Gagarin, uzaya çıkan ilk insan olarak tarihe adını altın harfler ile yazdırdı ve bu hamlesi ile uzay çağını başlatmış oldu. Yuri Gagarin, Sovyetleri uzay yarışında bir adım öne taşıyarak, ülkenin onur kaynağı olan “Sovyetler Birliği Kahramanlığı” unvanına layık görüldü. 

Yuri Gagarin’den sonra 6 Ağustos 1961 yılında, Vostok-2 ile uzaya çıkan ikinci insan, kozmonot German Titoz oldu. 11 Ağustos 1962 yılında ise Vostok-3 ile uzaya giden üçüncü insan, Andriyan Grigoryeviç Nikolayev oldu. 

Türk soyu Çuvaşlardan olan Andriyan Nikolayev, 11 Ağustos 1962 yılında uzaya giden ilk Türk olarak tarihe geçmiştir. Bu zamana kadar Türkiye Cumhuriyetinden uzaya giden kimse bulunmamaktadır. 

11-12 Ağustos 1962 yılında Vostok-3 ve Vostok-4 uzay araçları birer gün ara ile uzaya fırlatıldılar. Uzay tarihinin ilk çoklu uçusunu gerçekleştiren Vostok-3 ve Vostok-4  yörüngede birbirlerine 5 kilometre yaklaştılar. Bu sayede Sovyet yer kontrol ekibi bu tür bir durum karşısında kaldıkları zaman ne şekilde idare edeceklerini öğrenmiş oldular. 

Vostok-3 uzay aracında mürettebat olarak sadece Andriyan Nikolayev bulunuyordu. Tarihte uzay uçuşların ilk zamanlarında, uzaya gidecek olan uzay insanları, yalıtma odalarında yalnız bırakılarak  yalnızlığa ne kadar süre dayanabilecekleri ve bu durumu nasıl kontrol altına alacaklarına bakılırdı. Uzaya çıkmak için aday olan kişiler, bu odalarda sessizlik içinde saate bakma imkanları bile olmadan otururlardı. Birçok aday bu ön eleme olarak görülen sınavı geçmekte başarısız olurdu. Bu kadar sessiz bir ortamda uzun süre yalnız kalmanın üst düzey bir dayanıklılık istediğini belirten adaylar, sırf bu yüzden uzaya gidemeyecekleri için üzgün olduklarını belirtmişlerdi. 

Andriyan Nikolayev bu zorlu deneye en uzun dayanan aday oldu. 4 gün boyunca sessiz ve kapalı bir ortamda zaman geçiren Nikolayev, elde ettiği bu başarı ile demir adam lakabına sahip oldu. 

ANDRİYAN NİKOLAYEV HAYATI 

5 Eylül 1929 tarihinde Çavuşistan’da dünyaya geldi. Andriyan Nikolayev Vostok-3 ve Soyuz-9 uzay uçusunda görev aldı. Yapılan her iki uçuşta da en uzun süre kalarak rekor kırdı. Bunların haricinde ise, Vostok-2 ve Soyuz-8 görevlerinde yedek kozmonot olarak yer aldı. Andriyan Nikolayev’in bu iki uçuşta da çağrı kodu “şahin” idi. 

Bir Sovyet subayı olan Victor İlyin tarafından 22 Ocak 1969 yılında, Leonid Brejnev’e yapılan bir suikast girişiminden kurtulmayı başardı.
26 Ocak 1982’de kozmonotluktan ayrıldı. 

3 Kasım 1963 yılında ilk kadın kozmonot olan Valentina Tereşkova ile evlendi. Evliliklerinde problemler yaşanmadan önce bir kız çocuğu sahibi oldular ve 1982 yılında resmi olarak ayrıldılar. Andriyan Nikolayev imza attığı başarılar sayesinde birçok nişan kazanmıştır. Lenin nişanı, Kızıl yıldız nişanı çeşitli madalyalar ve yabancı ülkelerin nişanları ile ödüllendirilmiştir. Nikolayev 2004 yılında geçirdiği kalp krizi sonucunda hayatını kaybetti.

Bulgaristan Sosyolist İşçi Kahramanı, Vietnam İşçi Kahramanı ve Moğolistan kahramanı ilan edilmiştir. Aynı zamanda aydaki Nikolayev kraterine de adı verilmiştir. 

Bu zamana kadar pek çok uzay aracı fırlatılırken ya infilak etti ya da atmosfere giriş esnasında yandı ve bu yüzden bilim uğruna birçok astronot ve kozmonot can vermiş oldu. 6 Haziran 1971 tarihinde 3 Rus kozmonot Soyuz-11 ile araçlarının içinde fırlatılmayı bekliyordu.
Soyuz-11 de sonu hüsranla bitse de tek bir fark vardı. O da 3 kozmonotun; Georgy Dobrovolsky, Vladislav Volkov, Victor Patsayev, tüm görevlerini başarı ile yerine getirerek dünyaya dönmeleri oldu. 

1971’de atmosfer dışına fırlatılan Soyuz-11, sorunsuz bir şekilde Soyuz uzay istasyonuna bağlandı ve görevini başarı ile tamamladı. Çıkmış oldukları bu görevlerinde, güneşin doğuşunu ve batışını izleyen kozmonotlar görevleri için son derece heyecanlıydılar. 22 gün boyunca uzay istasyonuna bağlı olarak kalacak olan kozmonotlar bir dünya rekoruna imza atacaklardı.

 O zamana kadar hiçbir astronot ve kozmonot bu kadar süre boyunca atmosfer dışında kalmamıştı. Soyuz-10 deneme fırlatılışında infilak etmesine rağmen, Soyuz-11 de her şey yolunda gidiyordu ve 3 kozmonotta görevlerini başarı ile tamamlıyordu.

 Kazakistan uzay üssüne doğru yolculuğa çıkan Soyuz-11 gerçekten de  gökyüzünde belirdi korkulan olmadan yeryüzüne indi. Fakat bir sorun yaşanıyordu. Dünyaya başarı ile inen uzay gemisinden hiç ses gelmemesi yetkilileri endişelendirmişti. Görevliler içeri girdikleri sırada, 3 kozmonotunda uyuyor olduklarını gördü. Aslında uyumuyorlardı, uyur gibi görünen kozmonotlar ölmüştü. Ne yazık ki boğularak vefat etmişleri. 

Yüksek atmosfer ortamında hava basıncına karşı koyabilmek için uzay gemilerinin içinde yer alan özel bir havalandırma sistemi ve bir valf mekanizması bulunmaktadır. Yapım aşamaları sırasında son derece sağlam şekilde yerleştirilen valf mekanizması, kozmonotları dünyaya taşıyan modül ile yeryüzüne inen kapsülün ayrılması esnasında valf bozulmuştu.
 Bu talihsizlik tam da yere iniş yapmalarına dakikalar kala gerçekleşmişti. İçeride bulunan basınçlı hava dışarıya tahliye edilmesi ile 3 kozmonotta boğularak can vermişlerdi. Yaşanan bu valf sorunu 3 kozmonotun canına mal olsa da diğer uzay çalışmaları için daime yüksek önlemler alınmasına sebep oldu.